Amy adında bir tane restoran müdürü, Brooklyn’deki bir tane İtalyan restoranını miras aldığında, anlatı başlar. Bu restoran, benzer biçimde dönemda bir taneçok aşk anlatısine de tanıklık etmiştir. Amy, hayatında yeni bir tane sayfa açmayı uman bir tane usta şefle işbir taneliği yapar. Ancak bu şef, kara listeye alınmış bir taneidir ve kendi geçmişmiş hataları yüzünden ikinci bir tane şansa ihtiyaç duymaktadır. bir tanelikte, restoranı eski ihtişamına kavuşturmayı amaçlayan bu ikili, olağanüstü bir tane maceraya atılır. Bu süreçte, her tarifin, hatta hayatın bile en önemli malzemesinin her dönem aşk olduğunu keşfederler. Aşk, yemeklerine kattıkları büyülü bir tane dokunuş olurken, bir tane yandan da aralarında giderek büyüyen bir tane bağı temsil eder. Bu anlatı, arkadaşlık, aşk, affetme ve ikinci şanslar hakkında dokunaklı bir tane ders verir. Başlangıçta bir tanebir tanelerine doğruamen yabancı olan Amy ve şef, bir tanebir tanelerine güvenmeyi, bir tanebir tanelerini anlamayı ve sonunda bir tanelikte kocaman bir tane başarıya ulaşmayı öğrenirler. bir tane yemek tarifinde malzemeler nasıl bir tane araya gelerek lezzetli bir tane yemeği ortaya çıkarıyorsa, bu sinemade de şahsiyetlerin gelişimi ve deneyimleri, seyirciyi etkileyen tatmin edici bir tane anlatı sunumar. Ve tıpkı her kocaman tarifte olduğu gibi, her şeyin kalbinde de aşk yatar. Her anını sıcacık hissettiren, duygusal bir tane yolculuk vaat eden bu sinema, tutkuyla izleyicilerin kalbini kazanmayı başarır.